15 Kasım 2022 Salı

İşgal Altında Çırpınan Şehir: İstanbul

 Bu yazımda Umut Meriç Berberoğlu'nun kaleminden çıkmış, ilk basımı Temmuz 2022'de Kutlu Yayınevinde gerçekleşmiş olan İşgal Altında Çırpınan Şehir: İstanbul adlı kitaptan bahsedeceğim.

Umut Meriç Berberoğlu, 2019 yılında yazmaya başladığı bu ilk eserinde İstanbul'un işgal sürecini kaleme almıştır. Kitabın içerisindeki bilgiler belgelere dayanmakla beraber yazar gerçek olaylardan hareketle bazı karakterleri kurgulayarak aktarmıştır. İşte benim okuma sürecimi sürükleyici kılan en büyük etken de bu oldu. Gerçekle harmanlanmış bir kurgu okumak, kişilerin ve olay örgülerinin zihnimde daha kalıcı bir yer edinmesine de olanak sağladı.

Yazarın kalemiyle tanıştığım bu kitapta anlatımı sürükleyici buldum. Bir okur olarak naçizane gözlemlerimi ve önerilerimi paylaşmak da istiyorum. Kitapta yer yer göze çarpan yazım hatalarının, kullanılan zaman kipindeki tutarsızlıkların (bazı yerlerde geçmiş zaman kipi kullanılırken bazı yerlerde geniş zaman kipinin kullanılması) ve anlatım bozukluklarının akıcılığın aleyhine olduğunu düşünüyorum.

Diyaloglar noktasında bir gözlemde bulundum. Bazı diyaloglarda olayların geçtiği dönem yansıtılırken bazı diyaloglar ise günümüz zamanının havasını veriyor. O dönemin diline ne kadar yaklaşılırsa kitabın o denli gerçekçi olacağına ve okuyucuya geçeceğine inanıyorum.

Anlatım noktasında bir başka görüşüm ise bazı yerlerin hızlı geçildiği yönünde. O atmosferi daha çok yaşamak ve hikâyenin içine daha çok girmek için yavaş bir anlatımı yeğlerim; bunun bazı kısımlarda hissettirildiğini ve bir okuyucu olarak genel olarak böyle olmasını istediğimi de belirtmek isterim. 

Kendi adıma yapıcı eleştiri yapabileceğim başka bir durum yoktu. Kitabı genel havasıyla beğenerek okudum. Yüce tarihimize eşlik etmek, özellikle de içinden geçtiğimiz şu günlerde İstanbul'da yaşanan patlama söz konusuyken İstanbul ile ilgili bir kitap okumak hem zamanlama hem de içerik yönüyle bana ayrıca tesir etti. Belki de Mehmet Kutlu'nun Uzun Hikâye'sinde dendiği gibi her kitabın bir kaderi vardı ve bu kitap da kendi zamanında beni bulmuştu. Öyleyse, bu değerli kitaba dair yorumumu sevdiğim alıntılarla usulca sonlandırıyorum:

"Padişahın huzuruna çıkmıyorsun. Saygın takdire şayan lakin hiçbir milletim başka bir kulun önünde boyun eğmeyecektir."

"Onun için vatana ihanetin nedeni değil, er ya da geç bedeli olurdu."

Atatürk ve silah arkadaşlarına minnet duyarak, kutlu tarihimizi kaleme alan Umut Meriç Berberoğlu'na teşekkür ederek yazımı tamamlıyorum. Bir sonraki yazıma dek esen kalın.

- Aleyna Uluç

11 Kasım 2022 Cuma

Eğitim Yöneticisi ve Öğretmenler İçin Yönetimde Protokol Kuralları ve Kurumsal İletişim

Bu yazımda Arif Dede'nin kaleminden çıkmış, ilk basımı Mart 2021'de Kutlu Yayınevinde gerçekleşmiş olan Eğitim Yöneticisi ve Öğretmenler İçin Yönetimde Protokol Kuralları ve Kurumsal İletişim adlı kitaptan bahsedeceğim. 

Arif Dede, bu kitabında hedef kitlesi olarak eğitim yöneticisi ve öğretmenleri seçse de bence herkesin okuyabileceği bir kitap. Gerek iş hayatı gerekse özel hayatta lehimize işleyecek bilgileri bu kitap sayesinde edinebiliriz.

 Yazar, kitabında resmi ve anlaşılır bir dil kullanmış. Kitabın içeriğinde çok fazla jargon olmadığı ve yalın bir dille yazıldığı için yalnızca bahsi geçen meslek grupları değil herkes okuyup anlayabilir. Açıklayıcı anlatımın hâkim olduğu bu eserde örnekler de bolca mevcut. Böylelikle okuduklarınız aklınızda daha kalıcı hâle geliyor.

Kitapta dikkatimi çeken ya da faydalı bulduğum çok nokta oldu. Bunlardan bazılarını sizlerle paylaşmak istiyorum:

"Davette aynı kişi ya da yalnızca davet sahibi işe uzun süre sohbet edilmez, farklı kişilerle tanışma ve konuşma imkânı aranır."

"Resmi bir akşam yemeğine davet edilen çiftlerin, davete ya ikisi birden katılır veya hiçbiri katılmaz."

"Resmi davetlere çocuklar ve 18 yaşından küçük kimseler kesinlikle götürülmez."

"Yemek esnasında münakaşayı gerektirecek ve münakaşası hoş olmayacak politika, ölüm, hastalık gibi konular kesinlikle açılmaz."

"Hediyede pahalılık aranmaz. Hediye, verilecek kişiyi mahcup etmeyecek ve sıkıntı yaşatmayacak değer ve çeşitte olmalıdır."

"Bir kurumda insan ilişkilerinin (iletişimin) olumlu olması, çalışanların bütün enerjilerini işini daha iyi yapmaları yönünde kullanmalarını sağlar. Aksi takdirde enerji insan ilişkilerinden kaynaklanan sorunları aşmaya yönelir."

Kitabı genel olarak beğendim. İnsanın genel kültürünü arttırmada da büyük rol oynuyor. Gözüme çarpan bazı yazım hataları dışında eleştirebileceğim bir nokta bulunmamakta. Yazarı verdiği emeklerden ötürü kutluyor ve yazı hayatının başarıyla sürmesini diliyorum.

Kitabı aşağıdaki bağlantıya tıklayarak temin edebilirsiniz:

https://kutluyayinevi.com/magaza/urun/egitim-yoneticisi-ve-ogretmenler-icin-yonetimde-protokol-kurallari-ve-kurumsal-iletisim-arif-dede/

Bir sonraki yazımda görüşene dek esen kalın.


- Aleyna Uluç