7 Mayıs 2021 Cuma
Göreli Bilinmezlik
6 Mayıs 2021 Perşembe
Sevgi Sözleri
5 Mayıs 2021 Çarşamba
Kara Kutu
29 Nisan 2021 Perşembe
Şşşş
23 Nisan 2021 Cuma
A.ş.k'ın Aşkları
22 Nisan 2021 Perşembe
Hoş Geldin Hayat
20 Nisan 2021 Salı
Asuman Şemsi ile Söyleşi
Bu söyleşimde 2019'da Kalpte Dört İşlem, 2020'de Maacir Kızı Şimal ve 2021'de Zamanın Gizindeki Gizli Kadınlar adlı kitaplarını Kutlu Yayınevi'nden çıkarmış olan Asuman Şemsi'yi konuk edeceğim.
Başarının tesadüf olmadığına inanarak çok çalışanlardan biriyim.
2-) En son okuduğunuz kitabın adı nedir? Ne anlatıyor? Niçin okuma gereksinimi duydunuz?
Lavinia, aşkı anlatıyor. Gereksinim demeyelim, ruhun her türlü gıda takviyesine ihtiyacı vardır. Biraz duygu takviyesi olsun istedim:)
3-) Bu kitapta en beğenmediğiniz kısım ne oldu?
Beğenmediğim bir kısım olmadı, ustaca işlenmiş duygular.
4-) Siz bir yazar olarak bu kısmı nasıl değiştirirdiniz?
Duygu hitapları çok güçlü olunca hiçbir satıra kendi duygumu düşüremedim.
5-) Kaleminden etkilendiğiniz, yazarken ilham aldığınız bir yazar var mı? Varsa hangi anlamda sizi etkiledi?
Yazarken ilhamı bir yazardan değil, yaşamışlığı olan ve o duyguları yansıtan bireyler üzerinden alıyorum ama yakın hissettiğiniz yazar var mı diye sorulursa Sezai Karakoç derim... Onun yazdıklarını okurken farklı bir alemde yolculukta gibi hissediyorum.
6-) Son olarak okurlara ne demek isterdiniz?
Sevgili okurlara şunu söylemek isterim; Kitap okumak için boş bir zaman beklemeyin, zamanınızın birer parçası oluversin. Farklı hayatlara, hayallere açılan pencere gibi bakılsın ve edindikleri bilgiler onlarda bilgiyi aşıp bilinç uyandırsın. Araştırma, roman, şiir, deneme, öykü... Bu edebi yazınların her biri, birer hayatın büyük parçasıdır.
19 Nisan 2021 Pazartesi
Veli Metin Türkoğlu ile Söyleşi
Bu söyleşimde 2019'da Tarihi Okumanın Farklı Yolları, Yeni Dünya Düzeni'ne Açılan Kapı Bop Projesi ve 2020'de Ata Türklerden Atatürk'e ve Mısır'ın Türk Firavunları'nı ve 2021'de Horus'tan Günümüze Illimunati ve Yeni Dünya Düzeni adlı kitaplarını Kutlu Yayınevi'nden çıkarmış olan Veli Metin Türkoğlu'nu konuk edeceğim.
1965 Mersin doğumluyum. 1985 – 2000 yılları arasında okur, 2001 yılında yazar oldum. Yazar olacağım hiç aklıma gelmezdi. Okuduklarımın kafamda oluşturduğu soruların peşine düşünce yazarlık kendiliğinden geldi.
2-) En son okuduğunuz kitabın adı nedir? Ne anlatıyor? Niçin okuma gereksinimi duydunuz?
En son okuduğum kitabın adı ULU HAN ATA... Aslen Türk olan Memluk tarihçisi Aybek ed-Devedari'nin 1336'da yazılan bu kitap Türklerin ilk babasının yani Türk ırkına mensup ilk kişi olan Ulu Ay Ata’nın ve ilk Türk kadını ve annesi Ulu Ay Ana’nın (Hz. Âdem ile Havva'nın) yaradılışını anlatmaktadır. Kitabın orijinalinin geçmişi 736 yılına kadar gitmektedir. Bu kitabı okuma gereği hissettim çünkü kayıp olan orijinli Orhun Yazıtlarının yazıldığı dönemlere tarihlenen bir kitabın varlığı, Türklerin sadece taşlara değil kağıtlara da yazı yazdığını göstermektedir. Ayrıca; Türklerin ilk ata dediği ULU AY ATA'nın yaradılış şekli Hz. Âdem'le aynı. Günümüz dinlerinde de aynı yaradılış şeklinin geçmesi ve "Ay"ın (Hilal'in) halen Müslümanlığın sembolü olarak kullanılması, yaradılıştan beri var olan ve devam eden tek bir dinin var olduğunu göstermekte. Kitabın detaylarından, Ulu Ay Ata ve Hz. Âdem'in aynı kişi olduğu anlaşılıyor. Bu durumda; biz bir ırka değil bütün insanlığa (Ademoğullarına) Türk demiş oluyoruz.
3-) Bu kitapta en beğenmediğiniz kısım ne oldu?
Kitabın en beğendiğim kısmı tamamı... Beğenmediğim kısmı ise Aybek ed-Devedari'nin orijinal kitaptaki mitolojik bölümleri, abartılı bulunur ve inandırıcılığını kaybeder korkusuyla yazmamış olması...
4-) Siz bir yazar olarak bu kısmı nasıl değiştirirdiniz?
4) Ben olsaydım mitolojik bölümleri de yazardım... Eminim ki Aybek ed-Devedari de yazmak isterdi ama insan bir devletin resmi tarihçisi olunca inandırıcı şeyler yazmak zorunda kalıyor elbette..
5-) Kaleminden etkilendiğiniz, yazarken ilham aldığınız bir yazar var mı? Varsa hangi anlamda sizi etkiledi?
5) Kaleminden etkilendiğim bir yazar olmadı ama belgelerinden ve araştırma mücadelesinden etkilendiğim çok yazar var. Tıpkı ULU HAN ATA kitabını kütüphanelerin tozlu raflarındaki el yazmalarından çıkarıp yazan Prof. Dr. Necati Demir gibi... İtalya'daki arşivlerde bulduğu OSMANLI'DA STATÜLERİ BELİRLEYEN BAŞLIKLAR (ŞAPKALAR) kitabını ülkemize kazandıran Prof. Dr. Kudret Altun gibi... Atatürk'ün yayınlanmasını istediği fakat ölümünden sonra sümen altı edilen 136 kitaptan biri olan MEDLER ve TÜRKLER kitabını yayınlama cesaretini gösteren Prof. Dr. Mehmet Bayrakdar gibi... Ve daha niceleri...
6) Son olarak okurlara ne demek isterdiniz?
Bilimsel ve tarihi eserler okuyanlara tavsiyem; her okuduklarına inanmasınlar... Çünkü gerçek dünya ve dinler tarihini dolayısıyla da insanlık tarihini bildikleri halde saklayan bir küresel grup var. Özellikle erken Türk tarihi öncelikli olarak saklanan konular arasında yer almakta. Göbeklitepe'nin bütün ezberleri bozduğu günümüz şartlarında tarih tekrar yazılmak zorunda.... Saygılarımla.
Bir sonraki söyleyişide görüşmek üzere esen kalın.
18 Nisan 2021 Pazar
Serpil Özkan ile Söyleşi
Bu söyleşimde 2019'da İnce Şeyler adlı kitabını Kutlu Yayınevi'nden çıkaran Serpil Özkan'ı konuk edeceğim.
1-) Bir tümceyle kendinizi tanıtır mısınız?İnsan doğup, her koşulda insan kalabilmeyi amaç edinmiş, yani insan olmanın hakkını verme çabasında olan bir fani.
2-) En son okuduğunuz kitabın adı nedir? Ne anlatıyor? Niçin okuma gereksinimi duydunuz?
Hakan Mengüç/ Kalbin Temizse Hikayen Mutlu Biter. Şu aralar bu kitabı okuyorum. Teması iyilik olan, hayatta hiçbir şeyin tesadüf olmadığını, her şeyin bir sebebi olduğunu vurgulayarak, bu bilinç ve farkındalıkla hayata daha olumlu bakabilmeyi Sufilik öğretilerinden örneklerle anlatan bir kitap. Neden bu kitabı okuyorum, şöyle Mevlana tutkunu biri olarak böyle bir kitabı atlayamazdım.
3-) Bu kitapta en beğenmediğiniz kısım ne oldu?
Kitabı henüz bitirmedim ama ilk bölümler biraz kendini tekrarlamış. Yani bildiğimiz çokça kalıplaşmış öğretilerden bahsedilmiş.
4-) Siz bir yazar olarak bu kısmı nasıl değiştirirdiniz?
Ben olsam bu bölümleri daha kısa geçerdim belki.
5-) Kaleminden etkilendiğiniz, yazarken ilham aldığınız bir yazar var mı? Varsa hangi anlamda sizi etkiledi?
Çok okuyan biri olarak şunu söyleyebilirim, kaleminden etkilendigim birçok yazar ve şair var. Şu an aklıma gelenlet Sabahattin Ali, Ayşe Kulin mesela. Bir de Montaigne'nin Denemeler kitabını çok beğendim. Benim üçüncü kitabım İnce Şeyler bu etkilenim sonrası çıktı. Ama benim asıl ilgi alanım şiir ve ilk iki kitabım şiir kitabı. Didem Madak, Orhan Veli, Nazım Hikmet, Cemal Süreya, Behçet Necatigil çok sevdiğim şairler.
6-) Son olarak okurlara ne demek isterdiniz?
Okuyuculara şunu söylemek isterim; kitap okumak küçük yaşlarda edinilen ve ömür boyu süren bir kazanımdır. Çocuklarına kitap oku demek yerine, bir okuma saati belirleyerek ve ailece okuma etkinliğinde bulunarak bu alışkanlığı kazandırabilirler. Bir de yeni yazarlara ve şairlere de şans vermelerini kitaplarını alıp okuyarak destek olmalarını öneriyorum. Zira yeniler arasında da güçlü kalemler ve kaliteli içeriği dolu kitaplar var. Arada bir de hayatın yorucu etkisini azaltıp soluklanmak istediklerinde de şiirin tenhasına sığınsınlar diyorum ve herkese sevgi dolu, huzurlu ve sağlıklı bir yaşam diliyorum.
Bir sonraki söyleşide görüşmek üzere esen kalın.
17 Nisan 2021 Cumartesi
Nilsu Algür ile Söyleşi
Bu söyleşimde 2020'de İçimdeki Sen adlı kitabını Kutlu Yayınevi'nden çıkarmış olan Nilsu Algür'ü konuk edeceğim.
1-) Bir tümceyle kendinizi tanıtır mısınız?
Ben Nilsu Algür. İçimdeki Sen adlı kitabın yazarıyım.
2-) En son okuduğunuz kitabın adı nedir? Ne anlatıyor? Niçin okuma gereksinimi duydunuz?
En son okuduğum kitap Beyza Alkoç’un No.26 kitabı. Kitap kapağı ve arkasında yazılı olan yazılar ilgimi çektiği için okumaya başladım.
3-) Bu kitapta en beğenmediğiniz kısım ne oldu?
En beğenmediğim değilde birazcık uzatıldığını düşündüğüm kısım Mine’nin sürekli Efe’den uzak kalmak istemesiydi.
4-) Siz bir yazar olarak bu kısmı nasıl değiştirirdiniz?
O kısmı biraz daha kısa kesmesini dilerdim ama böyle de gayet beğenilen bir kitap.
5-) Kaleminden etkilendiğiniz, yazarken ilham aldığınız bir yazar var mı? Varsa hangi anlamda sizi etkiledi?
Yazarken ilham aldığım birçok kitap ve yazarlar var. Fakat bütün kitaplarına bayıldığım ve en çok ilham aldığım yazar Beyza Alkoç. Kitaplarını okumaya başladığımız zaman bırakmak istemiyoruz. Kitabın içinde kayboluyoruz. Bu durum beni çok etkiledi.
6-) Son olarak okurlara ne demek isterdiniz?
Okurlara diyeceğim şu ki; Her ne olursa olsun elinizden geldiği kadar okuyun. Ben de buralara okumaya başlayarak geldim. Okumaktan asla vazgeçmeyin :)
Başka söyleşilerde görüşmek üzere esen kalın.
16 Nisan 2021 Cuma
Cins-i Latif
15 Nisan 2021 Perşembe
Gülnihal Baki İle Söyleşi
Bu söyleşimde 2019'da Yolcu kitabını ve 2020'de İzler kitabını Kutlu Yayınevi'nden çıkarmış olan Gülnihal Baki'yi konuk edeceğim.
1-) Bir tümceyle kendinizi tanıtır mısınız?
Kendimi bildim bileli yazarım...
2-) En son okuduğunuz kitabın adı nedir? Ne anlatıyor? Niçin okuma gereksinimi duydunuz?
En son "NUREDDİN ZENGİ" isimli kitabı okudum. Tarih kitaplarında bulamayacağımız gerçek bir kahramanı anlatıyor. Ben de tarihe ve gerçek hayat hikayelerine ilgi duyduğum için bu kitabı okumak istedim.
3-) Bu kitapta en beğenmediğiniz kısım ne oldu?
479 sayfalık uzun bir kitap olmasına rağmen anlatım o kadar akıcı ve olaylar o kadar güzel anlatılmış ki hiç sıkılmadan okudum. Ama başka kaynaklarda okuduğum Selahaddin Eyyubi ile Nureddin Zengi arasındaki bazı problemleri yazar Ali Emre açıkça yazmaktan çekinmiş.
4-) Siz bir yazar olarak bu kısmı nasıl değiştirirdiniz?
Ben olsam gerçekleri çekinmeden yazardım.
5-) Kaleminden etkilendiğiniz, yazarken ilham aldığınız bir yazar var mı? Varsa hangi anlamda sizi etkiledi?
Çok çeşitli yazarları okudum ve okurum. Her biri mutlaka etkilemiştir. Ama yazarken, anlatmak istediğim duyguyu kelimelere dökerken özgün bir yazar olduğumu düşünüyorum. Mehmet Akif'in milletin dertlerini anlatışındaki güçlü ifadelerinden etkilenmek isterim. Necip Fazıl Kısakürek'in ruhunu şehir şehir, oda oda gezdirişinden de etkilenmek isterim. Yeri gelir Aziz Nesin'in kalemindeki cesur, dobra ifadelerde kendimi bulurum. Kimi zaman Şükrü Erbaş gibi imgelerle yükselmek kimi zaman da Ali Ural'ın deryadan deryaya açılan cümlelerinde yer almak isterim.
6) Son olarak okurlara ne demek isterdiniz?
Ben yOLcu mahlasını seçerken kendi özümden tüm beni okuyan yüreklere olan yolculuğumu ifade etmek istemiştim. Herkesi yolculuğuma davet ediyorum. Selamlar saygılar sunuyorum.
14 Nisan 2021 Çarşamba
Horus'tan Günümüze İlluminati ve Yeni Dünya Düzeni
2 Nisan 2021 Cuma
Düşler Gezgini
Betik Okumaları'nda 50. Betiğe Ulaştık
22 Ekim 2020 tarihinde başlatmış olduğumuz Betik Okumaları projesi 50 betik yorumuna ulaştı. Bu güzel rakamı kutlamak adına şimdiye dek edindiğim deneyimleri siz sevgili okur ve yazarlarla paylaşmak istiyorum.
Her zaman kitap okumayı çok seven biri oldum. Bunun yanı sıra okuduğum şeyleri yorumlamak da bana keyif veriyordu. Kişisel bloğumda bazen sevdiğim kitaplardan bahseder, fikirlerimi paylaşırdım ama bunu sistematik bir şekilde yapma deneyimini Betik Okumaları ile beraber tatmış bulundum. Bu deneyimin nasıl başladığını anlatmak istiyorum.
Ben şu anda lise son öğrencisiyim. Halkla İlişkiler ve Organizasyon bölümünde okuyan bir öğrenci olarak stajımı Kutlu Yayınevi'nde yapmaktayım. Staja ilk başladığımda bana verilen iş yayınevine ait kitapları okumak ve yorumlamak oldu. Bana daha önce "Kitap okuyup yorumlayacak ve bunu yaparak para kazanacaksın." deselerdi ütopik gelebilirdi ama şu an tam da bunu yapıyorum. Hem stajımı yerine getiriyorum hem de kendi maaşımı kazanıyorum. Bir söz var ya hani, "Sevdiğin işi yap. Böylelikle hiçbir gün çalışmazsın." diye, benimki de bir nevi öyle oldu. İleride de okumanın bana getirdiği güzelliklerle başka işler yapacağımı biliyorum.
İşe ilk başladığımda yorum yapma sürem uzun sürüyordu. Evet, daha önce birkaç kere kitap yorumu yapmıştım ama onların bir amacı yoktu, sadece yazmak istiyordum ve yazıyordum. Şimdi profesyonel olmam gerekiyordu. Bunun farkında olarak kitap eleştirisi nasıl yapılır diye bir araştırma yaptım, bazı püf noktaları öğrendim ve uyguladım. Zamanla kendime ait bir yazı dili buldum ve yazma sürelerim azaldı.
Yazıları güzel bir şekilde yazıyordum yazmasına ama yazdıklarımın daha çok kişiye hitap etmesini istiyordum. Aklımda bir Instagram hesabı açma fikri mevcuttu, bu fikri yaklaşık bir ay sonra faaliyete geçirdim ve betikokumalari isimli instagram hesabımı açtım.
Okuduğum kitaplara özel tasarımlar yapıp bu hesaptan paylaştım. Tasarımlarımı zaman zaman değiştirdim, daha iyisini yapmak için uğraştım. Böylelikle sevdiğim bir başka alan olan tasarımla ilişkim kuvvetlendi.
Instagram hesabıyla beraber Betik Okumaları daha çok ilgi görmeye başladı. Şu anda 2600 küsür görüntülenmeye sahibiz. Yorumlarımı okuyan yazarlar kendi instagram hesaplarından paylaşım yapmayı aksatmıyorlar, sevinçlerini takipçileriyle paylaşıyorlar.
Haftanın üç günü (çarşamba, perşembe, cuma) kitap okuyup yorumladım. Her kitap birbirinden apayrı bir dünyaydı. Bambaşka bir zihnin, kalbin sahibi ellerine kalemini alıp hayatından veyahut da hayal gücünden izler dokumuştu kağıtlara. İnsanların düşüncelerini, hislerini her zaman çok merak ettiğimden kitap okumak benim için ayrıca bir zevkti. İnsanların gündelik hayatta gösteremediği yanlarını yazdıkları kitaplarla görüyor, hiç tanımadığım insanların zihnine ve kalbine konuk olup yoldaşlık ediyordum. İşin en güzel tarafı da bir insanı mutlu edebilmek. Hangi yazar kitabının okunup anlaşılmasını, yorumlanmasını istemez ki? Yorumlarımı okuyan yazarlardan şahane geri dönüşler aldım. Kimi uzun uzun e-postalar attı, kimi instagram hesaplarından sevgi dolu paylaşımlarda bulundu, kimi arayıp telefonda teşekkür etmek istedi. Bazı yazarlardan dönüş alamadım ama olsun, bir şekilde mutlu ettiğimi hissediyorum. :)
Bir yazar ölünce anlaşılır denir genelde, bu üzücü algıyı yıkmak istiyorum. Bir yazarı anlayabilmek, emek emek dokuduğu dünyaya yoldaş olmak istiyorum. Bunu yapabildiğim her an da mutluyum. Yorumumu okuduğunda gözlerinin dolduğunu yazan bir yazar oldu mesela. Ne şahane his.
5 aydır sürdürdüğüm Betik Okumaları'nda birçok hisse tabii tuttu hayat beni. Kendimi geliştirdim, yazarlarla iletişim halinde oldum ve böylesine güzel bir işin öznesi oldum. Umuyorum burada birçok kitap daha okur ve her bir yazara anlaşıldığı hissiyatını verebilirim.
Esen kalın! 🤗
Aleyna Uluç